Nilgün Marmara Kimdir? Hayatı ve En Sevilen Şiirleri

29 yıllık hayatının ardında yazdıklarını bırakarak bu dünyadan ayrıldı Nilgün Marmara… Bu yazımızda
Nilgün Marmara hakkında en çok merak edilenlere değineceğiz. Nilgün Marmara hayatı, Nilgün
Marmara sözleri, Nilgün Marmara kitapları gibi tüm detayları bu yazımızda bulabilirsiniz.

Nilgün Marmara Kimdir?

Şair Nilgün Marmara, 13 Şubat 1958 yılında Balkan göçmeni bir ailenin kızı olarak İstanbul’da
dünyaya gelmiştir. Liseyi Kadıköy Maarif Kolejinde tamamlayan Marmara, İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesinde üniversite hayatına başladı fakat siyasi nedenlerden ötürü orada eğitimine
devam edemeyerek tekrar sınava girdi. Ardından Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatını
bölümünü kazandı.

Sylvia Plath üzerine araştırmalar yapan Şair Nilgün Marmara, Sylvia Plath’ın varoluş sorununa ve
bireyin yalnızlığına bakışından oldukça etkilendi. Sylvia Plath’ın Şairliğinin İntiharı Bağlamında
Analizi başlıklı teziyle 1985 yılında okuldan mezun oldu.
Nilgün Marmara şiirleri genellikle birinci tekil kişinin düşle gerçek arasında gidip gelen kırılgan
temaları üzerinde oluşturulmuştur. Ayrıca Nilgün Marmara’nın şiirleri çeşitli dergilerde yayımlandı ve
Küçük İskender, Ece Ayhan, Lale Müldür, Cezmi Ersöz, Gülseli İnal gibi edebiyatçıları da derinden
etkiledi.

Şiirlerinde intihar, acı ve yalnızlık gibi temalara sıklıkla yer veren şair Nilgün Marmara, fikirlerini
benimsediği ve üzerine çalışmalar yaptığı Sylvia Plath’ın yaşam yazgısını kendi kaderine kazıdı. 13
Ekim 1987 yılında, henüz 29 yaşındayken, kaldığı evin balkonundan atlayarak hayatına son verdi.
Nilgün Marmara ölümünden kısa bir süre önce kaleme aldığı her şeyi kocasına vermişti. Ölümünün
ardından da Nilgün Marmara şiirleri ve metinleri düzenlenerek Metinler ve Daktiloya Çekilmiş Şiirler
olarak iki ayrı kitap halinde basıldı. Daha sonrasında ise annesinin isteği üzerine tuttuğu günlük
Kırmızı Kahverengi Defter adıyla yayımlandı.

Nilgün Marmara ve Edebiyata Etkileri

Nilgün Marmara’nın şiirleri çeşitli dergide yayımlanarak pek çok edebiyatçıyı derinden etkilemiştir.
Nilgün Marmara’nın intihar etmesinin ardından Ece Ayhan, Meçhul Öğrenci Anıtı şiirinde ‘’ Aldırma
128! İntiharın parasız yatılı küçük zabit okullarında. ‘’ dizesiyle kendisine seslenmiştir.

Ferda Erdinç, ‘’ üstü ağır oturaklı bir kadın, altı ayak parmakları birbirine bakan bir çocuktu. ‘’ diyerek
Nilgün Marmara’ya atıf yaparken Cemal Süreya ise ‘’ Nilgün ölmüş. Beşinci kattaki evinin
penceresinden kendini aşağı atarak canına kıymış. Ece Ayhan söyledi. Çok değişik bir insandı Zelda.
Akşamları belli saatten sonra kişilik hatta beden değiştiriyor gibi gelirdi bana… ‘’ cümleleriyle 841.
Gün eserinde Nilgün Marmara’dan bahsetmiştir. Cezmi Ersöz ise ölümünün ardından Kırk Yılda Bir
Gibisin kitabına yazarak ona ithaf etmiştir.

Nilgün Marmara Sözleri

‘’ Ey, iki adımlık yerküre
senin bütün arka bahçelerini
gördüm ben! ‘’ – Daktiloya Çekilmiş Şiirler

‘’ Uçurumlar var diyorum, insanla insan arasında, kendiyle kendi arasında… ‘’ – Kâğıtlar

‘’ Bir şeyden kaçıyorum bir şeyden, kendimi bulamıyorum dönüp kendime yerleşemiyorum, kendimi
bir yere edinemiyorum, kendime bir yer… ‘’ – Defterler

‘’ Biliyorum, bir gün dayanamayacak küçük kalbim; arkamı dönüp inandığım ve güvendiğim her şeye
veda edeceğim. ‘’ – Daktiloya Çekilmiş Şiirler

‘’ …uzun upuzun çok güzel yollar düşüyoruz, çok acımasız korku tünellerinden, çok gülünç karanlıklar
içinden, olduğumuz bulunduğumuz zamana ve yere varmak, orada durmak için, ağulu tınısını duymak
için yaşamın; dolu dizgin bir koşturu ölüme doğru… ‘’ – Defterler